Kara Pazartesi diyerek girilen ofiste henüz erken
saatlerdi. Tesadüfen kağıt çöpüne doğru yol alırken nasıl göz göze geldim
bilmiyorum ama gerçekten orada duruyordu öylece. Daha önce duyduğum ve
garipsediğim o sesler, yapılan eyleme işaretti sonuçta. Kağıt çöpünün hemen
bitişiğindeki bu minik parçaçık tam bir kanıttı ofis ortamında tırnak
kesenlerin varlığına.
Farklı ofis alışkanlıklarımızın olması doğal elbet. Günümüzün
8-9 saatini geçirdiğimiz bu ortamda kendi özel işlerimizi de halledebilmek
zorunda kalıyoruz çoğu zaman. Bilgisayarda halledilebilen işlerimizin haricinde
eylemsel olarak yapılabilecek pek çok şey sayılabilir. Ancak tırnak kesmek çok
itici değil mi gerçekten. Her tırnak iki çıttan kesilse yirmi kere çıt duymak tahammül
sınırlarını zorlar mı? Bu işi tuvalette yapmak uygun olabilir de masada oturup
çöpe isabet ettirme çabasıyla süreci tamamlamaya çalışmak (ki görüyoruz arada
uçan olmuş) bu ve benzeri işleri yapmak için bulunduğun mevkiinin verdiği
güvene dayanabilir mi? “Evet senle ilişkimiz sıkı sıkıya bağlı ama gerektiğinde
tırnak keser gibi bir iki çıtla koparırım seni” der gibi belki de. Ya da tam
tersi “umrumda değil hiçbir şey keserim allah allaaah!”
Etkilenme seviyelerimiz farklı elbette olaylardan. Ancak
bu işlerin kabul edilebilir bir sınırı olduğunu unutmamak gerek.
Ofis sınırlarımızda karşılaştığımız pek çok manzara var: topuklu
ayakkabının çıkardığı aşırı ses, masada oje sürülmesi ve kokuya gel durumu,
aşırı kolonya sürme eğilimindeki personel, oda spreyi kıvamında buram buram kokma, oturunca pantolonun yukarı çıkması ile çorapla ten
arası mesafe açıklığı, toplantı odalarının gereğinden
fazla sıcak olması ile giderek azalan oksijen ve daraltı duygusu, hüpürterek çay&kahve
içme alışkanlığı, özellikle yazın bacak bacak üstüne atınca üstteki bacağı
bilekten kıvırarak ayakucunda masa altında ayakkabı sallamak, aşırı stres
anında bas-çek kalem çıtlatmak, masa üzerinde en kokanından kahvaltı sofrası kurmak
(3 zeytin-2 salam-kıymalı börek), üç dört kere dahili numarasını çaldırıp da
cevap alınmasa bile çaldırmaya devam etmek...
Çalışma alanlarımız var. Ve bu alanlarda psikolojik ya da
ihtiyaçlar doğrultusunda ofis alışkanlıklarımız. Etkili insanın yedi ofis
alışkanlığında farklı sesleri arıyorum.
Hala mı Petek? Çıldırır insannnnn
YanıtlaSil